3 Ocak 2011 Pazartesi



Lampang…
Kısmetim olsa gerek firmanın senede bir yaptığı şirket yemeğine davet alıyorum ,yerel eğlencelerini de görmüş olacağım.Kaldığım otel Çindekiler’e oranla çok kötü; özellikle servisi berbat,interneti yok ve kahvaltıda yiyecek bir şey bulamıyorum.Akşam yemeği için geldiğimiz yer bahçelerin içinde şirin bir restoran ve her köşesinde birileri müzik icra ediyor.Biz bir odada 15 kişi beraber yemek yiyeceğiz ve local yemeklerini de tatmış olacağım.Ben yine klasik olarak vegetarian ve deniz mahsulü yemeklerden yiyebiliyorum.Kareoke eğlenceleri olacak tvde Tayland şarkıları çalıyor ve altta altyazı var ,elinde mikrofonu olanın eşliğinde şarkıları söylüyorlar.Özellikle Çin’de çok meşhur olan bu eğlence biçimi Taylandda’da meşhurmuş.2-3 saat hiçbir şey anlamadan şarkılarını dinliyorum, arada halimi soruyorlar.Sonra büyük an geliyor ve tempo tutarak mikrofonu bana zorla veriyorlar.Hayatında Türkçe bile şarkı söylememiş hele de lise ortaokul yıllarında resim ve müzik derslerinden düşük not alıp nefret eden ben ,dünyanın bir ucunda bir kasabada Tayland şarkısı söylenmeye zorlanıyorum.Her şeyin bir ilki var diyerek başlıyorum şarkılara eşlik etmeye aman yarabbim oda ne mikrofonla dahada kötü çıkıyor sesim.Fehmi Koru değiliz ki fasıl geceleri yapalım ,popüler olalım bizde anca Taylandça şarkı söyleyebiliyoruz.Ben Taylandça şarkı söyledikçe odadaki tüm arkadaşlar kahkahalarla gülüyor ve eğleniyorlar çünkü çok komik oluyor.Müziğin evrenselliğine bir defa daha inanıyorum.Dünyanın bir ucuna bir Türk gelmiş ve yalan yanlış aksanla şarkı söylüyor. Bizim oralara gelen bir yabancının İbrahim Tatlıses’ten ayağında kundurayı söylemesine benzer bir durum olsa gerek.Harika bir gece geçirdikten sonra otelin yolunu tutuyorum.En son böyle bir fasıla üniversiteden mezuniyet gecesi İstanbul Boğazı’nda teknede katılmıştım ,özlemişim vesselam..Yarın sabahtan yolculuğum güneye olacak ve Bangkok üzerinden Pattaya kasabasına gideceğim.

Hiç yorum yok: